İsim Değiştirme Davası

İSİM DEĞİŞTİRME DAVASI

İsim ve soyisim kişinin kimliğini temsil eden, sosyal ve iş hayatında etkileşimde bulunduğu diğer insanlara kendisi hakkında ilk izlenimleri aktaran unsurlardır. Kişinin isminin değiştirilmesi belirli istisna durumlar dışında mümkün değildir. Bu yazımızda size ilgili istisnai durumlardan ve hangi istisnai durumda hangi hukuki yolların izlenmesi gerektiğinden bahsedeceğiz.

İsim Değiştirme Yolları Nelerdir?

İsim değişikliği, esas olarak Türk Medeni Kanunu’nun ‘’Adın değiştirilmesi’’ başlıklı 27.maddesi uyarınca hakim tarafından istenebilir. Dolayısıyla hukukumuzda temel olarak isim değişikliğinin dava yolu sonucunda gerçekleştirilebilmesi öngörülmüştür.

Esas olan dava yolunun yanında, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu Geçici Madde 11 ile birlikte 24.12.2019 tarihinden itibaren 3 yıl geçerli olmak üzere kişiler, sınırlı istisnai nedenlerle, dava yoluna gitmeden,  nüfus il/ilçe müdürlüklerine müraacat etmek suretiyle de isim değişikliği işlemini gerçekleştirebilmektedirler. Aşağıda isim değişikliğinin hangi sebeplere dayanılarak dava yolu ile, hangi sebeplere dayanılarak dava yoluna gidilmeden gerçekleştirilebileceğinden ve bu süreçlerin sonunda atılması gereken hukuki adımlardan bahsedilecektir.

Nüfus Müdürlüğüne Başvuru İle İsim Değiştirme

Belirtildiği üzere isim değişikliği esas olarak dava yolu ile gerçekleştirilebilir. Fakat 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu uyarınca bu duruma bir istisna getirilmiştir. Geçici Madde 11’de belirtilen ifade tam olarak ‘’Kişinin üç yıl içerisinde yerleşim yerinin bulunduğu nüfus müdürlüğüne yazılı olarak başvurması kaydıyla; 21/6/1934 tarihli ve 2525 sayılı Soyadı Kanununun 3 üncü maddesine aykırı soyadları ile yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan, toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen ad ve soyadları, mahkeme kararı aranmaksızın, il veya ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir defaya mahsus olmak üzere değiştirilebilir. İl ve ilçe idare kurullarının vereceği karar kesindir. Soyadı değiştirilen erkek ise kendisi ile birlikte varsa karısının vemüracaat tarihinde ergin olmayan çocuklarının da soyadları düzeltilir. Soyadı değiştirilen kadın ise kendisi ile birlikte ergin olmayan evlilik dışı çocukları varsa onların da soyadları düzeltilir. Bu maddede belirlenen sürenin bir katına kadar uzatılmasında Cumhurbaşkanı yetkilidir.’’ şeklindedir.

Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere kanun koyucu tarafından zamansal ve isim değiştirme sebepleri açısından sınırlamalar getirilmiştir. Buna göre ilgili kanun maddesinden yararlanmak için başvurunun 24.12.2019 tarihinden itibaren 3 yıl içinde yapılması gerekmektedir. Kişi 24.12.2022 tarihine kadar başvuru yapmadığı takdirde bu kanun hükmünden yararlanamayacaktır. Bu zamansal sınırlamanın yanında kişilerin 3 yıl içerisinde yapmış oldukları her isim değişikliği başvurusu da kabul görmeyecektir. İsim değişikliği talebinin temelinde

  • Soyadı Kanunu 3.maddesine aykırı bir soyadları,
  • yazım ve imla hatası bulunan,
  • genel ahlaka uygun olmayan,
  • toplum tarafından gülünç karşılanan isim ve soyisimler

bulunmalıdır. Bunlar dışında bir sebep ile isim değişikliği talebiniz mevcutsa dava yolunu gitmeniz gerekmektedir.

Nüfus müdürlüğüne yapacağınız başvuru, her ne kadar basit bir işlemmiş gibi görünse de, isim değişikliği talebiniz altında yatan temel nedenin çok net bir şekilde ortaya konularak olumlu sonuç alınabilmesi adına bu alanda bilgili bir avukatın danışmanlığına başvurmanız herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmamanız adına tavsiye edilmektedir.

İsim Değişikliği Davası İle İsim Değiştirme

İsim değişikliği işleminin gerçekleşmesi için izlenmesi gereken ana yol ise Türk Medeni Kanunu m.27 uyarınca dava yoludur. İlgili maddede ‘’Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir.’’ denilmek suretiyle dava yolu izlenerek hakimden isim değişikliği talep edilebileceği belirtilmiştir.

Yine aynı maddede belirtildiği üzere isim değişikliği talebi haklı sebeplerin varlığında öne sürülebilmektedir. Bir önceki paragrafta belirtilen ve nüfus müdürlüğüne başvuruda dayanak alınabilecek sebepler ileri sürülerek da dava yoluna gidilebilir. Bunların yanında

  • kişinin çevresinde başka isim ile bilinmesi,
  • kişinin din değiştirmesi sonucu ismini değiştirme talebi,
  • kişinin ailesi tarafından konulan ismini benimseyememiş olması,
  • isminin kişinin iş ve sosyal hayatına uygun olmayan bir ismi olması,
  • ilgili ismin kişiye yaşadığı kötü bir olayı veya hatırlamak istemediği bir kişiyi hatırlatması

gibi sebepler de haklı sebep olarak nitelendirilebilir ve dava yolunda isim değişikliği talebinin dayanağı olarak kullanılabilir.

İsim Değiştirme Davasında İspat Yolları

İsim değiştirme talebinin dayanağı olan sebebin ispatı açısından ise dayanılan sebebe göre gerekli olan belgeler değişiklik gösterebilmektedir. Eğer isim değiştirmek için dayanılan haklı sebep bir belge ile ispat ediliyorsa bu belgenin mahkemeye sunulması gerekir. Fakat belgesiz olarak haklılığının kanıtlanabileceği durumlarda isim değiştirme davasında gerekli olan bir belge bulunmamaktadır. Her türlü delille ispat edebilme durumu isim değiştirme davasında da geçerlidir.

Bazı durumlarda, özellikle kişinin sosyal ve iş hayatı ile ilgili olan dayanaklarda, tanık dinletilmesi ve tanık deliline başvurulması olumlu sonuç alınmasında ciddi etkiler göstermektedir.

İsim Değiştirme Davasının Tarafları

İsim değiştirme davasının tarafları davacı olan isim değiştirmek isteyen kişi ve davalı nüfüs idaresidir. İsim kişiye sıkı sıkıya bağlı olan bir unsur olduğundan dolayı davayı açacak olan davacı kişi de ismini değiştirmek isteyen kişi olmalıdır. İlgili kişi davayı bilgili bir avukat aracılığıyla açabilir.

18 yaşından küçük olan ve ismini değiştirmek isteyen kişilerde ise durum 2’ye ayrılır. Ayırt etme gücüne sahip olan fakat 18 yaşından küçük olan kişiler veya kısıtlılar, hukuki tanmıyla sınırlı ehliyetsiz olanlar bu davayı yasal temsilcileri aracılığıyla açabilirler. Yasal temsicilerinin davayı açmamakta diretmesi üzerine bu kişiler dava yoluna kendileri de başvurabilirler.

Tam ehliyetsizlerin ise yani ayırt etme gücüne sahip olmayanların yasal temsilcileri vasıtasıyla dahi isim değiştirme davası yoluna gitmesi çok çok istisnai durumlarda olumlu sonuç doğurmaktadır. Gerçekten önemli bir nedenin bulunduğu ve bu nedenin isim değişikliğini sağlaması gerektiği objektif bir bakış açısıyla anlaşıldığı durumlarda tam ehliyetsizin isim değişikliği davasının yasal temsilciler vasıtasıyla açılabileceği uygulamada kabul görmektedir.

İlgili nüfus idaresine açılması gereken isim değişikliği davasının yanlış kurum ve kişilere yöneltilerek olumsuz sonuçlar alındığı, isim değişikliği talebine dayanak sebebin yeterli biçimde ortaya konamaması ile hak kaybına ve maddi kayıpları uğrandığı uygulamada sıkça görülmektedir. Bu tarz durumların yaşanmaması adına bir avukata danışılarak hareket edilmesi önerilmektedir.

İsim Değiştirme Davası Sonrası Yapılacak İşlemler

İsim değiştirme davasında lehe hükmedilen karar kesinleştikten gazetede ilanı yapılarak son aşamaya gelinmektedir. Basın İlan Kurumu aracılığıyla sağlanmaktadır. Basın İlan Kurumu tarafından isim değişikliği kararının ilanının yapılır ve ilanlı gazete mahkemeye gönderilir. Bu süreç 1-2 hafta sürebilmektedir. Gazete ilanının mahkemeye ulaşmasının ardından mahkeme, kararı nüfus idaresine gönderir. Bu işlemin de ardından isim değişikliği yapılan kişi yeni kimlik kartını nüfus müdürlüğünden alabilir.

İsim Değiştirme Kararına İtiraz Yolu

İsim değişikliğinden dolayı bazı kişilerin zarar görmesi durumu ortaya çıkabilir. TMK m.27/4’te de bu durum düzenlenmiştir. Kanunun ilgili fıkrası uyarınca isim değişikliğinden dolayı zarar gören bir kimse varsa isim değişikliğinden zarar gören kişi, isim değişikliği kararının verilmesinden itibaren 1 yıl içerisinde isim değişikliği kararına itiraz edebilir. Mahkem itirazın geçerli bir itiraz olup olmadığına bakarak karar verir.

İsim Değişitirme Davasında Avukat

İsim değişikliği davasında olumlu sonuç alanılabilmesi için, değişiklik talebinin dayanağı ve hukuki temeli çok net bir şekilde yazılı dilekçe ile ortaya konulmalıdır. Hem isim değişikliği kararının alınması sürecinin, hem de bu kararın resmi şekilde sonuç doğurması sürecinin doğru bir şekilde yönetilebilmesi adına ilgili alanda bilgi sahibi bir avukatla çalışmanız yararınıza olacaktır.